Kitap okumak çoğu kişi için bir keyif kaynağı olsa da, bazı zamanlarda dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunları yüzünden bu keyfi yaşamak zorlaşabilir. "Kitap okurken konsantre olamıyorum" diyenlerdenseniz, yalnız değilsiniz. Kitap okuma sırasında yaşanan dikkat dağınıklığını azaltmak ve odaklanmanızı artırmak için uygulayabileceğiniz pratik öneriler aşağıda.
Bize ilham veren ve düşüncelerimizi derinleştiren sözleri sizin için derledik.
Özgüveni artırmanın en önemli yolu kendini tanımak ve kabul etmekten geçer.
Etkili iletişim, hem kişisel hem de profesyonel olarak güçlü ilişkiler kurmak için gereklidir.
2021 yılının en çok satan kitabı olan Hayat Kaybettiğin Yerden Başlar son derece sade dili ve hayata dair olumlu tespitleriyle okurlar tarafından büyük ilgiyle karşılandı. Daha önceki kitaplarıyla da büyük okur kitlelerine ulaşan Miraç Çağrı Aktaş bu kitabında okurlarını hayata karşı daha güçlü durmaya, kayıplara rağmen hayallerin peşinden koşmaya ve asla vazgeçmemeye davet ediyor.
27 Mayıs 1332 tarihinde dünyaya gelen büyük düşünür İbn-i Haldun’un tam ismi, Ebû Zeyd Abdurrahman b. Muhammed b. Muhammed b. Muhammed Hasen el-Hadrami el-Mağribi et-Tûnisi’dir. İbn-i Haldun Tunus’ta dünyaya gelmiştir. Aile kökeni Yemen’e dayanır. Hayatının önemli bir bölümünü Kuzey Afrika’da geçirmiştir.
Nietzsche, öncellerde hayatın anlamının yüce sanatta olduğuna inanmaya başladı. Bu düşüncelerinin en büyük dayanağını da Wagner’in çok sesli müzik sanatında görüyordu. Wagner, hayranlığı o dönemlerde bütün hayatını kapsıyordu.
Bir toprak ağasının oğlu olan Fyodor, genç yaşına kadar hep babasının baskısı altında yaşamıştı. Alkolik olan babası Fyodor’u asker olması için zorluyordu. Fyodor, asker olmayı hiç istemese de babasının emrine boyun eğmek zorunda kaldı. Sonra Petersburg’daki askeri okul günleri başladı.
Yazar, 25 Haziran 1903’te, o zaman İngilizlerin işgali altında olan Hindistan’da dünyaya geldi. Gerçek ismi Eric Arthur olan yazar, soylu bir aileye mensuptu.
Necip Fazıl’ın hem düşünceleri hem şiirleri Bergsoncu bir perspektifteydi. Yani toplumsal meselelerden uzakta, insanın kendi içindeki çıkmazlarla dolu yolculukta, bilgiye akıl ile değil sezgiyle ulaşmaktı.