Kolektif

3 Kitap / En Çok Ben Eğlendim - Anlam Arama - O Laf Hemingway′in Değil

Kolektif
Açıklama
“Yaş alıyorum. Yüzümde güneşten kısılan gözler, kafamın tepesinde dolaşan düşünce balonlarına eşlik eden çatık kaşlar, büyük kahkahalar, The Notebook gibi filmlerde mütemadiyen ağlamama sebep sulu gözler sebebiyle artan çizgileri, üst üste içilen ve karıştırılan içkilerin ertesi günü bedenimi çarpan yorgunluğu, bavul çekiştirmekten sırtıma saplanan spazmları saymazsam, hoşuma gidiyor.
Artık hikâye biriktirmek için yaşamıyorum. Eski hikâyeleri kafamda döndürüp nerede hata yaptığımı aramıyorum.”
Türü : Set
Sayfa Sayısı : 784
Kapak : Karton
Kağıt : 2. Hamur
Basım Yılı : 2021
Dili : Türkçe
700 TL ve Üzeri KARGO BEDAVA !
135,00 TL
1-3 İş Gününde Kargo Kargo Ödeyen Ürünler için  tıklayınız
  • Ürün Özellikleri
  • Ödeme Seçenekleri
  • Yorumlar (0)
  • Tavsiye Et
  • O Laf Hemingway'in Değil

    Picasso bunu söylemedi. Balzac bunu yazmadı. Edison aslında bunu söyledi. Kafka bunu yazmadı. Bill Gates bunu söylemedi. Martin Luther King bunu tekrarladı. Muhammed Ali bunu kullandı. J.K. Rowling bunu söyledi. Nietzsche bunu da yazmadı. O laf John Lennon’ın değil. O laf Woody Allen’ın. Banksy bunu dedi. Ne Shakespeare ne de Picasso bunu yazdı. Şef Seattle bunu söylemedi. Konfüçyüs bunu söylemedi. Ve hatta bu bir Çin Atasözü de değil.
    Özdeyiş dedektifi Garson O’Toole; yaygın bir şekilde, farklı isimlere atfedilerek kullanılan özdeyişlerin peşine düşüyor. Birine ait olduğunu sandığımız bir özdeyişin gerçekte bambaşka birine ait olduğunu ya da sözün zannedildiği kadar afili olmadığını, ulaşılabilecek en eski kaynakları referans göstererek belgeliyor. Tüm bunları yaparken popüler kültürden tarihe keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.
    Alıntı bombardımanına tutulduğumuz bir çağda sözün kıymetini bir kere daha hatırlatan incelikli bir yöntem çalışması. O’Toole, gerçeği düzmeceye tercih eden tüm okurlara ilham veriyor.

    (Tanıtım Bülteninden)

    Anlam Arama

    “Yaş alıyorum. Yüzümde güneşten kısılan gözler, kafamın tepesinde dolaşan düşünce balonlarına eşlik eden çatık kaşlar, büyük kahkahalar, The Notebook gibi filmlerde mütemadiyen ağlamama sebep sulu gözler sebebiyle artan çizgileri, üst üste içilen ve karıştırılan içkilerin ertesi günü bedenimi çarpan yorgunluğu, bavul çekiştirmekten sırtıma saplanan spazmları saymazsam, hoşuma gidiyor.
    Artık hikâye biriktirmek için yaşamıyorum. Eski hikâyeleri kafamda döndürüp nerede hata yaptığımı aramıyorum.”
    Beşiktaş-Kadıköy vapur iskelesinden Londra’nın parklarına, meydanlarına koşan Hazal Yılmaz, çocukluğu ve olgunluğu arasındaki labirentte dolaşıyor ve bazen bilinç akışı, bazen çözümleyici bir yazma dürtüsüyle kendini izliyor. Çocukluğun kesilmiş sahnelerini hayalleriyle süslüyor.


    En Çok Ben Eğlendim

    'Adam vurdurdu” dediler...
    'Battı, annesinin mirasını yedi bitirdi” dediler...
    'Mekânlarının sonu Cahide Sonku gibi oldu” dediler...
    'Bundan sonra ondan hiçbir şey olmaz” dediler...
    Ama yine de en çok ben eğlendim.

    (Tanıtım Bülteninden)
Ürün Yorumları
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.